Gerçek Korku Hikayeleri; Anneliese Michel ve Gerçek Emily Rose

Anneliese Michel ve Gerçek Emily Rose'un Cin Çıkarma Ayininden Şok Edici Görüntüler. Gerçek korku hikayeleri!

Anneliese Michel, 1 Temmuz 1976'da 23 yaşındayken ölümüne yol açan 67 Katolik şeytan çıkarma ayinine tabi tutuldu.

Pek çok kişi bilmese de 2005 yapımı Emily Rose'un Cin Çıkarma Ayini filmindeki dehşet verici olaylar tamamen kurgusal olmayıp, Anneliese Michel adlı genç bir Alman kadının gerçek deneyimlerine dayanmaktadır.

Anneliese Michel, 1960'larda Batı Almanya'nın Bavyera eyaletinde dindar bir Katolik olarak büyüdü ve haftada iki kez ayine katıldı. Michel 16 yaşındayken okulda aniden bayıldı ve sersem bir şekilde dolaşmaya başladı. Michel'in kendisi olayı hatırlamasa da arkadaşları ve ailesi onun trans benzeri bir durumda olduğunu söyledi.

Anneliese Michel küçük bir çocukken.

Bir yıl sonra, Anneliese Michel benzer bir olay yaşadı, trans halinde uyandı ve yatağını ıslattı. Vücudu daha sonra bir dizi kasılma geçirdi, bu da vücudunun kontrol edilemez bir şekilde titremesine neden oldu ve ona en yakın olanların çoğunun bir iblis tarafından ele geçirildiğinden emin olmasına neden oldu.

Ancak daha sonra olanlar daha da rahatsız ediciydi ve ailesinin semptomlarını tedavi etmek için kullandığı şeytan çıkarma ayinleri, onun 1 Temmuz 1976'da henüz 23 yaşındayken ölmesine yol açtı.

Bu, gerçek hayattaki Emily Rose'u canlandıran Anneliese Michel'in ürkütücü hikayesidir.

Gerçek korku hikayeleri!

Anneliese Michel'in Orijinal Teşhisi

Anneliese Michel, ikinci kez transa geçtikten sonra bir nöroloğa gitti ve nörolog tarafından kendisine nöbetlere, hafıza kaybına ve görsel ve işitsel halüsinasyonlar görmeye neden olan bir rahatsızlık olan temporal lob epilepsisi teşhisi kondu.

Temporal lob epilepsisi aynı zamanda aşırı dindarlıkla karakterize bir bozukluk olan Geschwind sendromuna da neden olabilir.

Anneliese Michel üniversite sırasında.

Teşhis konulduktan sonra Anneliese Michel, epilepsisi için ilaç almaya başladı ve 1973 yılında Würzburg Üniversitesi'ne kaydoldu.

Ancak, kendisine verilen ilaçlar ona yardımcı olmadı ve yıl ilerledikçe durumu kötüleşmeye başladı. Hala ilaçlarını almasına rağmen Michel, bir iblis tarafından ele geçirildiğine ve tıp dışında bir çözüm bulması gerektiğine inanmaya başladı.

Gittiği her yerde şeytanın yüzünü görmeye başladı ve şeytanların kulağına fısıldadığını duyduğunu söyledi. Dua ederken şeytanların ona "lanetlendiğini" ve "cehennemde çürüyeceğini" söylediğini duyduğunda, şeytanın onu ele geçirdiği sonucuna vardı.

"Cin Tarafından Ele Geçirilen" Kızın Garip Davranışı

Anneliese Michel ve ailesi, kendisine cin çarpmasından kurtulması için rahiplere başvurdu ancak başvurduğu tüm din adamları, tıbbi yardım alması gerektiğini ve zaten bir piskoposun iznine ihtiyaçları olduğunu söyleyerek isteklerini reddetti.

Bu noktada Michel'in sanrıları aşırı bir hal almıştı.

Ele geçirildiğine inanarak, üzerindeki kıyafetleri yırttı, günde 400'e kadar çömelme hareketi yaptı, bir masanın altına girdi ve iki gün boyunca bir köpek gibi havladı. Ayrıca örümcek ve kömür yedi, ölü bir kuşun kafasını ısırdı ve kendi idrarını yerden yaladı.

Sonunda, annesiyle birlikte, kendisinin ele geçirildiğine inanan bir rahip olan Ernst Alt'ı buldular. Daha sonraki mahkeme belgelerinde, "epilepsi hastası gibi görünmediğini" belirtti.

Anneliese Michel, şeytan çıkarma ayinlerinden birinde.

Anneliese Michel, Alt'a "Ben hiçbir şeyim, benimle ilgili her şey kibir, ne yapmalıyım, gelişmem lazım, benim için dua et" diye yazmış ve bir keresinde de ona "Başkaları için acı çekmek istiyorum... ama bu çok acımasız" demiş.

Alt, yerel piskopos Josef Stangl'a dilekçe verdi ve Stangl sonunda isteği onayladı ve yerel rahip Arnold Renz'e şeytan çıkarma ayini yapma izni verdi, ancak ayinin tamamen gizli yapılmasını emretti.

Gerçek Emily Rose Neden İşkenceli Cin Çıkarma Ayinlerine Maruz Kaldı?

Anneliese Michel'in gerçekleştirdiği 67 şeytan çıkarma ayini, 1 Temmuz 1976'da hayatını kaybetmesine kadar aylarca süren bir süreçte yavaş yavaş ölmesine neden oldu.

Cin çıkarma, binlerce yıldır çeşitli kültürlerde ve dinlerde var olmuştur; ancak bu uygulama, 1500'lü yıllarda Katolik Kilisesi'nde, şeytanları ölümlülerden kovmak için Latince "Vade retro satana" ("Geri dön, Şeytan") ifadesini kullanan rahiplerle popüler hale gelmiştir.

Katolik şeytan çıkarma uygulaması, 16. yüzyılda derlenen bir Hıristiyan uygulamaları kitabı olan Rituale Romanum'da kanunlaştırılmıştır.

1960'lara gelindiğinde, Katolikler arasında şeytan çıkarma çok nadirdi; ancak 1970'lerin başında The Exorcist gibi filmlerin ve kitapların artması, bu uygulamaya olan ilginin yeniden canlanmasına neden oldu.

Sonraki on ay boyunca, piskoposun Anneliese Michel'in şeytan çıkarma işlemini onaylamasının ardından, Alt ve Renz genç kadına dört saate kadar süren 67 şeytan çıkarma işlemi gerçekleştirdi. Bu seanslar sırasında Michel, altı iblisin kendisine musallat olduğuna inandığını açıkladı: Lucifer, Cain, Judas Iscariot, Adolf Hitler, Nero ve Fleischmann (utanç içindeki bir rahip).

Anneliese Michel, şeytan çıkarma ayini sırasında annesi tarafından tutuluyor.

Bütün bu ruhlar Anneliese Michel'in bedeninin gücünü ele geçirmek için birbirleriyle yarışıyor ve onun ağzından kısık bir homurtuyla iletişim kuruyorlardı:

Anneliese Michel'in şeytan çıkarma ayinine ait dehşet verici ses kaydı.

Anneliese Michel Nasıl Öldü?

Şeytanlar birbirleriyle tartışıyorlardı, Hitler "İnsanlar domuz kadar aptal. Ölümden sonra her şeyin bittiğini düşünüyorlar. Bu böyle devam ediyor" derken, Yahuda Hitler'in Cehennem'de "gerçek anlamda söz hakkı olmayan" "boşboğaz" biri olduğunu söylüyordu.

Bu oturumlar boyunca Anneliese Michel sık sık "günümüzün asi gençliği ve modern kilisenin mürted rahipleri için kefaret ödemek adına ölmek"ten bahsederdi.

Sürekli dua ederken diz çökmekten dolayı kemikleri kırılmış ve dizlerindeki tendonlar kopmuştu.

Bu 10 ay boyunca Michel, rahiplerin şeytan çıkarma ayinlerini gerçekleştirebilmesi için sık sık kısıtlandı. Yavaş yavaş yemeyi bıraktı ve sonunda 1 Temmuz 1976'da yetersiz beslenme ve susuzluktan öldü.

Henüz 23 yaşındaydı.

Anneliese Michel kırık dizlerine rağmen diz çökmeye devam ediyor.

Anneliese Michel'in ölümünden sonra, anne babası ve şeytan çıkarma işlemini gerçekleştiren iki rahip ihmalkarlık sonucu adam öldürme suçuyla suçlandıktan sonra hikayesi Almanya'da ulusal bir sansasyona dönüştü. Mahkemeye çıktılar ve hatta eylemlerini haklı çıkarmak için şeytan çıkarma işleminin bir kaydını bile kullandılar.

İki rahip ihmalkarlıktan kaynaklanan adam öldürme suçundan suçlu bulundu ve altı ay hapis cezasına (daha sonra ertelendi) ve üç yıl denetimli serbestliğe çarptırıldılar.

Alman yasalarında cezalandırma kriteri olarak kullanılan "yeterince acı çektikleri" gerekçesiyle anne ve babaya herhangi bir ceza verilmeyeceği belirtildi.

Duruşmada. Soldan sağa: Ernst Alt, Arnold Renz, Anneliese Michel'in annesi Anna ve babası Josef.

Emily Rose'un Cin Çıkarma Ayini 

2005 yapımı popüler filmden bir kare.

Davadan on yıllar sonra, 2005 yılında ünlü korku filmi The Exorcism of Emily Rose vizyona girdi. Anneliese Michel'in hikayesinden esinlenerek uyarlanan film, genç bir kadına ölümcül bir şeytan çıkarma ayini uyguladığı iddia edilen bir rahibin karıştığı ihmalkar bir cinayet davasını üstlenen bir avukatın (Laura Linney tarafından canlandırılıyor) hikayesini konu alıyor.

Günümüzde Amerika'da geçen film, Emily Rose karakterinin ölümünün ardından yaşanan sansasyonel davayı tasvir edişi nedeniyle eleştirmenler tarafından hem övüldü hem de yerden yere vuruldu.

Filmin büyük bir kısmı mahkeme salonu draması ve tartışmalarına odaklansa da, Emily Rose'un şeytan çıkarılmasına ve 19 yaşında zamansız ölümüne yol açan olayları tasvir eden çok sayıda korkutucu geri dönüş sahnesi var.

Belki de filmdeki en akılda kalıcı sahnelerden biri, Emily Rose'un tüm iblislerinin isimlerini rahibine haykırdığı sahnedir. Ele geçirilmişken, Judas, Cain ve en ürperticisi, "bedendeki şeytan" Lucifer gibi isimler haykırır.

Filmden ürpertici bir sahne.

The Exorcism of Emily Rose'un eleştirileri oldukça karışık olsa da film, Emily Rose'u canlandıran Jennifer Carpenter'ın "En İyi Korku Performansı" dalında MTV Film Ödülü de dahil olmak üzere birkaç ödül aldı.

Anneliese Michel Bugün Nasıl Anılıyor?

Anneliese Michel, bir korku filmine ilham vermesinin yanı sıra, İncil'in modern, seküler yorumlarının, içerdiği kadim, doğaüstü gerçeği çarpıttığını düşünen bazı Katolikler için bir ikon haline geldi.

“Şaşırtıcı olan şey, Michel ile bağlantılı olan insanların hepsinin, onun gerçekten ele geçirildiğine tamamen ikna olmuş olmalarıydı,” diye hatırlıyor, davayı bölgesel günlük gazete Main-Post için takip eden Franz Barthel.

"Sanırım Hollanda'dan gelen otobüsler hâlâ Michel'in mezarına geliyor," diyor Barthel. "Mezar, dindar olmayanlar için bir buluşma noktası. İsteklerini ve yardımları için teşekkürlerini içeren notlar yazıyorlar ve bunları mezara bırakıyorlar. Dua ediyorlar, şarkı söylüyorlar ve yolculuklarına devam ediyorlar."

Bazı dindar insanlar için ilham kaynağı olsa da Anneliese Michel'in hikayesi, maneviyatın bilime galip gelmesinin değil, akıl hastası bir kadının ölmesine izin vermemeleri gereken insanların hikayesidir.

Bu, insanların kendi inançlarını, umutlarını ve inançlarını bir kadının sanrılarına yansıtmasının ve bu inançlar uğruna ödenen bedelin hikayesi.