Sanırım beni aklı başında gösteren maskem
düÅŸmek üzere.
KANLI GECE - AFTER PARTY / 2013
CANÄ°LER AVCISI - THE NIGHT OF THE HUNTER / 1955
KORKULUK- SCARECROWS / 2017
DAGON - DAGON / 2001
DEV KARINCALAR Ä°MPARATORLUÄžU - EMPIRE OF THE ANTS / 1977
1408 - 1408 / 2007
DEHÅžET GECESÄ° - FALL DOWN DEAD / 2007
HAYVAN MEZARLIÄžI - PET SEMATARY / 1989
HAYVAN MEZARLIÄžI - PET SEMATARY / 2019
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
Horrorlica'ya göre korku seviyesi
Horrorlica'nın ilgi seviyesi
​
Filmin Konusu: Bir televizyon yıldızı ve gençlerin kendilerine idol aldığı bir isim olan Carlos, kızlarla dolup taÅŸan ve her türlü taÅŸkınlığın yaÅŸandığı çılgın bir partiye davet edilir. Sabah gözlerini açtığında kendini, önceki geceyi birlikte geçirdiÄŸi üç kızla birlikte tekinsiz bir evde hapsolmuÅŸ bulur. Bütün iletiÅŸim olanaklarının kesildiÄŸi ve kaçmanın imkansız olduÄŸu bu evde, yalnız olmadıklarını ve evden asla kurtulamayabileceklerini fark ederler.
​
Horrorlica'nın yorumu: Klasik bir Ä°spanyol filmleri klasiÄŸi olarak film baÅŸlamak bilmiyor! E, hadi artık dedirtiyor yani. EÄŸer dikkatli seyrederseniz yani korku filmi gözünüz açıksa filmin baÅŸladığında bile hala baÅŸlamadığını anlıyorsunuz ta ki bir kaza yaÅŸanana kadar. Tabii yönetmenin bu detayı verebilmiÅŸ olması da bizce önemli bir baÅŸarı.
​
Filmin Konusu: Virginia’nın izbe bir yerleÅŸim bölgesinde geçen film, iki kiÅŸinin öldüÄŸü bir soygunun faili olarak idam cezasına çarptırılır. Suçlu bulunmasına raÄŸmen çalınan para ortaya çıkmamıştır. ÇeÅŸitli suçlar iÅŸleyen rahip Powell, Ben Harper’ın hücre arkadaşıdır ve paranın peÅŸindedir. Tüm denemelerine raÄŸmen paranın yerini öÄŸrenemeyen rahip, paraya ulaÅŸmaya çalışacaktır.
​
Horrorlica'nın yorumu: Türkçe çevirisi birebir yapılsaymış daha iyi olurmuÅŸ diye düÅŸünüyoruz. Her ÅŸeyden önce belirtmeliyiz ki bu hikaye gerçek bir hikayenin filme alınmış hali. Yönetmen duraÄŸan sahnelerde seyircinin gerilim hissini kaybetmemesi için doÄŸadaki hayvanlardan faydalanmış. Konuyu ve karakterlerin hislerini vahÅŸi doÄŸadaki hayvanlarla sembolleÅŸtirmiÅŸ. Bizce güzel bir fikir ve amacına ulaşıyor. Biz bu filmden iki ÅŸey anladık; "EÄŸer bir ÅŸeyi tam olarak bilmiyorsanız duyduÄŸunuza inanırsınız (Kutsal kitaplar)" ve "insanları iyi dinleyin zira insanlar konuÅŸmalarında kendilerini anlatırlar!"
​
Filmin Konusu: Korkuluk, bir mısır tarlasından geçtikten sonra hayatları kabusa dönen bir grup gencin hikayesini anlatıyor. Gençler farkında olmadan baÅŸlarına büyük bir bela almıştır. Geçmeye çalıştıkları tarla bir çiftçiye aittir ve çiftçi tarlasından izinsiz geçenleri birer korkuluÄŸa dönüÅŸtürmektedir.
​
Horrorlica'nın yorumu: Fikir güzel ama yönetmen iyi iÅŸleyememiÅŸ. Korku ile komediyi birbirine harmanlamak her yiÄŸidin harcı deÄŸil, bu filmde de harmanlanamamış o kesin. Konu seks ve espri ile öldürülmüÅŸ. Katilin cinayet sebebi maalesef kendisini haklı çıkartmamıza neden olmadı. fazla romantik! Kısacası yönetmen 80'ler Amerikan korku filmleri mentalitesine ancak 2017 de ulaÅŸabilmiÅŸ görünüyor. Yiyecek daha çok fırın ekmeÄŸi var. BoÅŸ vaktiniz varsa seyredilebilir.
​
Filmin Konusu: Paul ile sevgilisi Barbara, Ä°nternet ÅŸirketlerinin baÅŸarısını kutlamak üzere, onlara mali destek veren milyoner Howerd vesevgilisi Vicki ile Ä°spanya sahillerinde yatla geziye çıkarlar. EÄŸlenceli baÅŸlayan gezi yatın bir kayaya çarpıp ters dönmesiyle adeta kâbus haline geliir. Vicki ters dönen teknenin içinde sıkışıp kalmıştır ve Paul ile Barbara yardım edecek birilerini bulmak üzere yakındaki küçük bir balıkçı köyüne giderler. Köyde herkes evlerine kapanmış ve gelen yabancılardan kaçmaktadır. Çok uÄŸraÅŸan Paul sonunda iki köylüyü razı eder ve batmakta olan tekneye giderler ama Howard ile Vicki ortadan kaybolmuÅŸtur. Barbara da kaçırılınca tek başına kalan Paul köyde araÅŸtırmalara baÅŸlar.
​
Horrorlica'nın yorumu: HP Lovecraft'ın “The Dagon” (1919) adlı kısa öyküsünden filme uyarlanmış bu Ä°spanyol filmi fantastik ögeleri yüzünden ilgi çekici. Yorumlanacak bir yönünü bulamadık açıkçası. Korku unsuru oldukça düÅŸük seviyede. Ne olduÄŸunu, kim olduÄŸunu kabul et! Paul kabul ettiÄŸi için O'nu kim suçlayabilir ki?
​
Filmin Konusu: Dev Karıncalar Ä°mparatorluÄŸu filminde ÅŸehirden uzakta olan bir adada yazlık site inÅŸa eden bir ÅŸirketin adaya yaptığı tanıtım turu sırasında meydana gelen inanılmaz olaylar anlatılıyor. Åžirketin temsilcisi olan Marilyn Fryser (Joan Collins) kaptan Don Stokely’in (Robert Lansing) teknesine bindirdiÄŸi konuklar ile adaya gelir. Çok geçmeden dev karıncaların ortaya çıkıp onlara saldırır. Tekne patlar. Bir panik baÅŸlar ve herkes ormanın derinliklerine doÄŸru kaçar. Karıncalar konukları yavaÅŸ yavaÅŸ avlarlar. Ä°çlerinde Marilyn Fraser ve kaptan Stokely’in de olduÄŸu bir ekip adanın derinliklerinde bir kasaba keÅŸfederler. Bu kasabada karşılaÅŸtıkları olaylardan daha garip olaylara tanık olacaklardır.
​
Horrorlica'nın yorumu: Film çekildiÄŸi yıl göz önüne alındığında karıncalar oldukça gerçekçi ve inanılır görünüyor. H.G. Wells'in The Strand dergisinde yayınlanmış olan aynı isimli hikayesine dayanan film, insan oÄŸlunun büyümeye çalıştıkça küçüldüÄŸünü ve dünya ile uyumunun aslında ne kadar zayıf olduÄŸunu gösterir nitelikte. Ne diyelim insan oÄŸlu ayağını denk al, doÄŸa öcünü alır.
​
Filmin Konusu: Mike Enslin doÄŸaüstü olayların yaÅŸandığı iddia edilen yerleri araÅŸtıran ve bunlarla ilgili kitaplar yazan bir yazardır. Son kitabı "en korkutucu on otel" çıktıktan sonra aldığı bir kartta New York'taki Dolphin otelinin 1408 (rakamların toplamı 13'tür) numaralı odasına hiç gitmemesi konusunda bir uyarı görür. ÇocuÄŸunu kanser nedeni ile kaybettikten sonra eÅŸinden de ayrılmış olan Enslin aslında Tanrıya ve doÄŸaüstü olaylara inancını yitirmiÅŸ ve bunların fos çıktığını göstermek isteyen bir yapıya sahiptir.
​
Horrorlica'nın yorumu: Stephen King'in aynı adlı kısa hikâyesinden uyarlanan film, konusunun yanı sıra sonuyla da ilgi çekici. Dikkat ederseniz eÄŸer filmin üç tane sonu var;
-
Mike ölür ve cenazesi yapılır. Otel müdürü Mike'ın eÅŸyalarını bir koli içerisinde eski eÅŸine vermek ister ama eski eÅŸi kabul etmez. Müdür arabaya bindiÄŸinde ses kayıt cihazındaki konuÅŸmaları merak eder ve dinlemeye baÅŸlar. O sırada dikiz aynasına bakar ve Mike'ın yanmış yüzünü görür. Mike'ın ruhu ise otel odasındadır.
-
Mike'ı itfayeciler kurtarır. Bir süre hastanede kaldıktan sonra eski eÅŸiyle birlikte evini toplamaya giderler. Eski eÅŸi elindeki koliyi baÅŸka odaya götürürken Mike ses kayıt cihazından Katie ile konuÅŸtuÄŸu bölümü açar, eÅŸi ÅŸaÅŸkınlıktan elindeki koliyi düÅŸürür.
-
Mike ölür ve Mike'ın odadan çıktığını zannetiÄŸi bölümde yaÅŸadıklarını kaleme alıp postaya verdiÄŸi yazısı filmin sonunda patronuna ulaşır.
Filmin Konusu: “DehÅŸet Gecesi”, iÅŸlediÄŸi cinayetleri sanatsal birer baÅŸyapıt olarak deÄŸerlendiren bir seri katil ve kurbanları arasındaki ölümcül kedi fare oyununu konu alıyor.
​
Horrorlica'nın yorumu: Kısaca tam bir fiyasko! Katilin lakabı Picasso. Bu lakabı polis O'na neden vermiÅŸ biz görüyoruz da polis bunu nereden biliyor biz onu anlamadık. Picasso lakaplı bu katilin, katil olma nedeni annesinin O'na altı yaşındayken buzağı boÄŸazlatması. Bu olay çocuÄŸun içindeki katili uyandırıyor da Picasso'ya olan özentisi nereden? Hele son sahneye kadar Mehmet Günsür'ün ayaÄŸa kalkmakta zorlanmasına raÄŸmen son sahnede birden sapasaÄŸlam olup ortalıkta koÅŸturması filmin felaketinin son damlası oldu. Sanatsal yönü yüksek, yakışıklı bir katil hayali maalesef tam bir hayal kırıklığı.
​
Filmin Konusu: Louis ve Rachel Creed, iki küçük çocukları ile birlikte kırsal kesimde doÄŸa ile iç içe olan bir eve yerleÅŸir. Evin hemen yakınında bulunan hayli iÅŸlek bir otoban evin mükemmelliÄŸine gölge düÅŸürür. Mahalle sakinlerinin evcil hayvanların yoldaki kazalara kurban gitmiÅŸtir. Aile kedileri için oldukça endiÅŸelidir ve çok geçmeden korkulan olur. Sevimli kedileri Winston Churchill bir aracın altında kalarak can verir. Aile kediyi hayvan mezarlığına gömecekleri sırada komÅŸuları Judd’un tavsiyesi üzerine Kızılderililerinden kalma, taÅŸlık bir eski mezarlığa gömer. Kedinin karanlık sırlara sahip olan mezarlığa gömülmesi akıl almaz bir kötülüÄŸün serbest kalmasına neden olur.
​
Horrorlica'nın yorumu: Stephen King'in aynı isimli romanından uyarlama film kesinlikle hafızalarda yer alacak nitelikte. Siz olsaydınız kaybettiğinizi geri istemez miydiniz?
​
Filmin Konusu: Louis ve Rachel Creed, iki küçük çocukları ile birlikte kırsal kesimde doÄŸa ile iç içe olan bir eve yerleÅŸir. Evin hemen yakınında bulunan hayli iÅŸlek bir otoban evin mükemmelliÄŸine gölge düÅŸürür. Mahalle sakinlerinin evcil hayvanların yoldaki kazalara kurban gitmiÅŸtir. Aile kedileri için oldukça endiÅŸelidir ve çok geçmeden korkulan olur. Sevimli kedileri Winston Churchill bir aracın altında kalarak can verir. Aile kediyi hayvan mezarlığına gömecekleri sırada komÅŸuları Judd’un tavsiyesi üzerine Kızılderililerinden kalma, taÅŸlık bir eski mezarlığa gömer. Kedinin karanlık sırlara sahip olan mezarlığa gömülmesi akıl almaz bir kötülüÄŸün serbest kalmasına neden olur.
​
Horrorlica'nın yorumu: Ä°lk çekimler bizce hala en iyisi ve en güzeli ama yine de yeni yorumunu seyretmeye deÄŸer.
TERRIFIER - TERRIFIER / 2016
​
Filmin Konusu: Cadılar bayramında bir partiden geç saatte ayrılan iki kız arkadaÅŸ, evlerine dönüÅŸ yolunda bir palyaço ile karşılaşırlar; Art the Clown. Bu palyaço yaptıklarının da kendisi kadar komik olduÄŸunu düÅŸünmektedir ama yaptığı sadece dehÅŸet saçmaktır.
​
Horrorlica'nın yorumu: Damien Leoneisimli yönetmenin All Hallows' Eve isimli kısa filminden esinlenilerek çekilmiÅŸ bir film. Çekim kalitesine ve kullanılan mankenlere bakınca bunun 2016 çekim bir film olduÄŸuna inanmak güç. Dha ilk sahneden itibaren 80'lerin korku filmi gibi bir his veriyor. Oyuncuların elindeki cep telefonları olmmasa insan neredeyse ÅŸüphe etmeyecek. Komik olduÄŸunu sanan, belli bir tarzı olmayan, bazen Hitchcock'un Psycho'su, bazen James Wan'ın Saw'ı, bazen de Jonathan Demme'in Hannibal Lecter'ı gibi davranan kafası karışık aptal bir palyaço ile baÅŸbaÅŸa kaldık filmi seyrederken. Kan dere gibi akıyor tabii filmde. Kısacası komedinin korku içine kaynaÅŸtırılmaya çalışıldığı ama fiyasko ile sonuçlanmış bir film.
